SEgmented LargE X Deneyi
Boğaziçi Üniversitesi şimdiye dek ABD'de Şikago yakınlarında bulunan Fermi Ulusal Laboratuarında bir deneye resmi olarak katılan ilk ve tek Türk üniversitesidir.
SELEX (E781) deneyine 1995 yılında katıldık. SELEX deneyi o sıralarda deneyin çeşitli dedektörlerinin kurulmasıyla uğraşmaktaydı. Boğaziçi Üniversitesi Grubu olarak, Iowa Üniversitesi ve INFN Trieste gruplarıyla ortaklaşa, deneyin ana kısımlarından olan M1 ve M3 spektrometrelerinin telli odacık dedektörlerini gerekli elektronik düzeneği ile birlikte kurup deneyin diğer kısımlarıyla uyumlu bir şekilde veri toplamaya hazırlama görevini üstlendik. Kullanılan elektronik düzenek CERN'de geliştirilmiş ve birçok deneyde kullanılmış RMH sistemiydi. Daha sonra M1 spektrometresindeki bu dedektörler deneyde keşfedilen çifte tılsımlı parçacıkların bulunmasında gereken temel kanıtlardan bazılarını sağlayarak çok önemli bir rol oynadılar.
İlk iki yıl daha çok Iowa ve Carnegie Mellon Üniversitelerinden, Fermi Laboratuarı'ndan ve ortak verilen bir NATO projesinden sağlanan desteklerle dedektörün kurulma çalışmalarına katıldık. Daha sonra bu destek daha çok Iowa Üniversitesi ve TÜBİTAK tarafından sağlandı.
Fermi Laboratuarı'nda CERN'de olduğu gibi dairesel bir hızlandırıcı vardır. Fermi Laboratuarı'ndaki hızlandırıcı olan Tevatron o yıllarda en yüksek enerjili hızlandırıcıydı. Tevatron adı proton ve karşı-protonları birer TeV'lik enerjiye kadar hızlandırmasından gelir. (BHÇ protonları 7 TeV'e kadar hızlandıracak ve bu enerjideki iki proton çarpıştırılacak.) Tevatron 1998 yılına kadar dönmeli olarak çarpıştırıcı ve sabit hedef konumunda çalışmaktaydı ve SELEX deneyi de 1996-97 sabit hedef döneminde bir yıl boyunca veri topladı.
Veri toplama çalışmaları sırasında başlayan veri çözümleme çalışmaları sonucunda şimdiye dek 15 makale dünyanın en saygın fizik dergilerinde yayınlandı. Özellikle deneyde kullanılan 600 GeV'lik hyperon demetiyle üretilen pozitif ve negatif yüklü garip kuarklı D mezonlarının üretimindeki asimetrinin ölçülmesi, gene aynı mezonların yarı ömrünün ölçülmesi, pion ve kaon üretim oranlarının belirlenmesi, Omega ve Cascade parçacıklarının yarı ömürlerinin belirlenmesinde önemli katkılarda bulunduk.
Veri çözümleme çalışmaları sürmektedir.